Best Portal Paylasım Forum Sitesi
Hosgeldin Misafir Kardesim.. Hemen Üye Ol ve Katıl Sende Bizden Ol.. Tek Yapman Gereken Üye Olmak..

Diyarbakır Tarihi ve Resimleri Samar

[ Yönetim ]

Diyarbakır Tarihi ve Resimleri 35125450
Best Portal Paylasım Forum Sitesi
Hosgeldin Misafir Kardesim.. Hemen Üye Ol ve Katıl Sende Bizden Ol.. Tek Yapman Gereken Üye Olmak..

Diyarbakır Tarihi ve Resimleri Samar

[ Yönetim ]

Diyarbakır Tarihi ve Resimleri 35125450
Best Portal Paylasım Forum Sitesi
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


♥♥Hoşgeldin; Misafir♥♥
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap
Diyarbakır Tarihi ve Resimleri UyeBestPortal Bu Forumda Yaşanıyor !
ÜYE OLMAK İÇİN TIKLA
Diyarbakır Tarihi ve Resimleri Giris

 

 Diyarbakır Tarihi ve Resimleri

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
DquKan
Kurucu Yönetici
Kurucu Yönetici
DquKan


<b>Takımım</b> Takımım : Diyarbakır Tarihi ve Resimleri D1e2ee3fede4072d5e25570324a07802
<b>Mesaj Sayısı</b> Mesaj Sayısı : 598
<b>Rep Puanı</b> Rep Puanı : 25
<b>Nerden</b> Nerden : İst
<b>İş/Hobiler</b> İş/Hobiler : Web Tasarım
<b>Lakap</b> Lakap : Admin :)

Cüzdan
Para Para: Limitsiz
Odun Odun: Limitsiz

Diyarbakır Tarihi ve Resimleri Empty
MesajKonu: Diyarbakır Tarihi ve Resimleri   Diyarbakır Tarihi ve Resimleri I_icon_minitimeC.tesi Tem. 18, 2009 7:00 am

DİYARBAKIR TARİHİ
Diyarbakır Tarihi ve Resimleri Diyarbakir-kentToros
Dağlarının güneyinde, Yukarı Dicle Havzasında, nehrin sağ kıyısında ve
denizden 650 m yükseklikte bulunan (yaklaşık 400 ve 200 enlem ve 380 ve
500 boylam) Diyarbakır, Karacadağ’ın lavları üzerine kurulmuş olup
tarihinin, Hitit ve Hurri günlerine kadar indiği (İ.ö. 3500’ler) kabul
edilir. Ergani- çayönü’de yapılan yeni arkeolojik araştırmalar,
buradaki yerleşik düzeni (İ.ö. 7000’lere indiriyor. Şurası kesin ki;
Yukarı Mezopotamya uygarlığına bağlı olarak, zengin ve etkin
hinterlandı nedeniyle tarihin her döneminde önemini koruduğu, kentin
bundan geniş ölçüde etkilediği anlaşılıyor. Bu nedenle İ.S. 349
yılında, Roma İmparatoru 2. Konstantin günlerinde kentin çevresi
surlarla çevrildi. 363’teki antlaşma gereği, Nusaybin’den gelen 40.000
kadar göçmen, kentin hemen batı yakasına yerleştirilmek istenince, Gazi
Caddesi boyunca kuzeyden güneye uzanan surlar (367- 375) yıktırılıp
batı yönde genişletilerek şimdiki yerini aldı ve böylece kent bir o
kadar daha büyütülmüş oldu. Genelde bir kalkan balığına benzetilen
kentte İç Kale, kuzeydoğu yönünde ve savunması en kolay köşededir. Fis
Kaya ve burası doğu yönde doğal uçurumuyla çok uygun bir savunma ortamı
oluşturur. Bugünkü surlar, yaklaşık 5 km kadar olup eni doğudan batıya
elimizdeki haritalara göre ~1400 m’ye, güneyden kuzeye 1040’a yaklaşır
(~1,5 km2). Diyarbakır Surları başlı başına bir tarihtir. Siyasal
güçlere bağlı olarak yakılmış, onarılmış ve büyütülmüştür.

âmid
(veya Karaamid), Hazreti ömer’in halifeliği günlerinde (634- 644), 27
Mayıs 638’de Arapların eline geçti. Yayınlar bu tarihi daha çok 639
olarak veriyorlar. Ordu, kendi kuşattığında İyaz bin Gunm Mardin
Kapısını, Said bin Zayd Urfa Kapısını, Mirazbin Cabal Dağ Kapısını
(Harput Kapısı) ve Halid bin Velid de Yeni Kapıyı zorluyorlardı. Güçlü
surlar, kenti almada çok önemli bir engeldi. Kuşatma 5 ay sürdü. Kentin
Dicle (doğu) Yakasını sürekli olarak vuran kumandana, bir gün
köpeklerin girip çıktığı bir kanalizasyonun görüldüğü haberi verilince,
Halit bin Velit yanına çok iyi savaşan 80 kadar bahadırını alarak
buradan ilerleyip İç Kaleye vardılar. Fetih Kapısını açarak kentin ele
geçirilmesini sağladılarsa da hepsi hemen oracıkta şehit edildi.
Bunların 21’inin adları bilinmekte ve Hz. ömer Camisi haziresinde
yatmaktadırlar. Başkumandan İyaz bin Gunm, Sasaa’yı kente Vali olarak
atadı. Sırayla âmida’yı Emeviler, Abbasiler, Şeyhoğulları,
Hamdanoğulları, Büveyhoğulları, Mervanoğulları, Büyük Selçuklular
(1085- 1093), Şam Selçukluları İnaloğulları, Nisanoğulları, Artuklular
(1183- 1232), Mısır ve Şam Eyyubileri (1232- 1240), Anadolu
Selçukluları (1240- 1302), Mardin Artukluları (1302- 1394), Timur
(1394- 1401), Akkoyunlular (1401- 1507), Safeviler (Şah İsmail 1507-
1515) egemen oldular.

ADiyarbakır Tarihi ve Resimleri Diyarbakir-resim2rap
dünyasından, Türk dünyasına geçişte Diyarbakır yine, canlı, hareketli
ve zengin bir tarih yaşar. Küçük Asyanın alınmasında, Eksik (Eksük)
oğlu Artuk Beyin katkısı çoktu. Yeşilırmak Vadisini ele geçirmiş ve
oldukça ün kazanmıştı. Ancak aşırı delişmenliğiyle Büyük Selçuklu
“Fetih” politikasının önüne geçince, aldıkları yerler Daniş Gazi’ye
verilip kendisi geri hizmete alındı. Bu süreçte onu (1086- 91),
Selçukluların Kudüs Vadisi olarak görüyoruz. Bundan böyle, kılıcı değil
yönetimi yeğleyecek, ancak bunu içine yediremeyip Süleyman Şah’ın
kaderine olumsuz katkısı olacaktır. Oğuzların Kayı boyundan (Döğer boyu
olarak da tanımlayanlar vardır) Artuk Bey 1085 Amid kuşatmasına da
katıldı. Büyük Selçuklu taht kavgası, Artukluların, Kuzey Suriye’yi
almalarını kolaylaştırdı ve Haçli Seferlerine karşı çok zaferler
kazandılar. Yine de Selçuklu ve Abbasi Halifesinin etkinliği
altındaydılar. Moğal, Akkoyunlu ve Karakoyunlu baskısı, başkentlerini
değiştirerek tarihsel süreçlerine son verdi. Hasankeyf, Mardin,
Diyarbakır ve Harput onların zengin anılarıyla doludur. İşte bu süreçte
Amida’nın tarihsel ve kültürel yönüne katkıları oldu. Günümüze erişen
gurur verici yapıları var ve çevredekilerle bir bütün oluyor. Belgeler,
dinsel, ulaşım ve eğitim ağırlıklı yapıları yanında konutlar için
hiçbir bilgi vermiyor. Yine de İç Kaledeki Artuklu Sarayı, Asya Oğuz
boyları yurt, konut ve saray bağını, Yukarı Mezopotamya katılımında
sergileniyor. Ne yazık ki kültürel tarih verileri çok az. O tarihlerde
de bölge, dinsel ve etnik homojenlikten uzaktı. Buna, göçeri Oğuz
Boylarının katkısı, etkisi, egemenliği nasıl oldu ve buna bağlı
fiziksel çevre değişimi nasıl bir başkalaşım süreci, aşaması yaşadı
bilmiyoruz. Selçuklu hoşgörüsü altında bu heterojen kesimle uyum içinde
yaşamak, onları kendilerine bağlı bulmak ustaca yönetim gerektiriyordu.
Kuşkusuz bunun tek yolu onları bir varlık değer, gerçek olarak kabul
etmek ve haklarını korumakla başlıyordu. İnançlarına, ibadethanelerine
ve özellikle tapınaklarına karışmamak önemli bir yöntem oldu. Tüm
bunların yanında Akkoyunlular ve Karakoyunlular da dahil Amida giderek
Türk kenti oldu. Bu oluşum, değişim Osmanlılara çok yaradı. Mayafarkin,
Hasankeyf, Mardin, Harput da bu dönemin sırayla önem kazanan siyasal,
kültürel ve sanatsal odaklarıdır.
Tarihsel gelişimine bakarak
Amida’nın bu süreçteki yeri yadsınamaz. Osmanlıların bu kente bu denli
önem vermelerinin altında sadece jeo- politik neden yoktur elbet.
Yalnız Diyarbakır değil, Bitlis’in bile bir Türkmen bilinciyle, Oğuz
kültürüyyle beslenip dolması yanında, Küçük Asyayı Anadolulu yapan
olgunun iyice olgunlaştığı anlaşılıyor. İşte İdrisi Bitlisî böyle bir
ortamda yetişti ve Amida’ya da katkısı oldu. Siyasal eğilim ve yönetimi
devirme günü yaklaşmıştı. Bir hamle bekliyordu. Osmanlı gerçeği artık
bu yöre için bir can simidiydi. çünkü Safevilerin Doğu Anadolu’daki
yönetimi, Şiiliği tehlikeli boyutlarda yayma politikası, Osmanlıları
endişelendirmekteydi. Halk ve çevre beyler baskı, eziyet ve vergiden
yakınmaktaydılar. İdrisi Bitlisî durumu Sultana iletiyor ve katılma
arzusunun büyüklüğünü dile getiriyordu. Bıyıklı Mehmet Paşa
görevlendirildi. Bayburt (1514) dahil, doğuda pek çok yer alındı.
Silvan (Meyyafarikin), Eğil, Palo (Palu), Erbil ve Kerkük ele
geçirildi. Paşa, Amasya ve Sivas Beyleri kuvvetlerini de yanına alarak
Diyarbakır’ı kuşattılar. 15 Mayıs 1515’te (bazı araştırmacılar bunu, 9,
10 Eylül olarak da verirler) âmid ele geçirildi. Bıyıklı Mehmet Paşa,
kentin ilk Osmanlı Valisi oldu. Yaptığı fetihlerden ötürü halk
günümüzde de Fatih Paşa Camisi olarak anar (üstünün kaplamasından ötürü
Kurşunlu Cami de denilmektedir). İdrisi Bitlisî’ye büyük yardımlarından
ötürü, gerekli atamaları yapması için isim bölümü boş bırakılan ferman
gönderildi. Kısa sürede yöre güvene kavuştu ve Ustaclu Karahan’ın bası
kesilerek Sultan’a gönderildi.

âmid Beylerbeyi, Osmanlı
düzenine göre merkez ve 24 sancak olarak hemen kuruldu. Harput,
Akçakale, Ergani, çemişgezek, Hasankeyf, Siirt, Sancar, Siverek, Silvan
ve Nusaybin (toplam 11 tane) sancak olarak bağlandı. Atak, Portuk,
Tercil, Cabakcur, çermik, Sağman, Kelap ve Mihrani (toplam 8 tane) özel
statülü sancaklardı. Eğil, Palu, Cizre Hazo ve Genç idaresi babadan
oğula geçen daha özerk sancak durumundaydılar. Bunlardan başka zeamet
ve timar sahipleri aşiret beyleri de vardı. Böylece âmid Beylerbeyliği,
ulufeli ve yerlikulu askerleri dışında 18.000 askeri eğiten, donatan
bir güce sahip oluyordu. Bugün bu sancaklardan bazıları il olmuş veya
çevre illere bağlanmış durumdadır.

Diyarbakır Tarihi ve Resimleri Diyarbakir-resimKanuni,
Diyarbakır’a gelen ilk Osmanlı padişahı olup 20 Ekim 1535’te, İran
Seferi dönüşü âmida’da 22 gün kaldı. Beylerbeyi Hüsrev Paşa’ya verdiği
emirle genişletilan İç Kaleyi (1526) gezdi. 29 Eylül 1549’da, yine İran
Seferi nedeniyle Halep’ten dönerken yolda hastalanınca Diyarbakır’da 2
kez kaldı. Onun, “Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi “sözü o
günlerinin deyimidir. Karacadağ yaylalarında dinlenip sağlığına
kavuştu. Vali Bali Paşa’ya emredip Gözeli’den kente getirttiği (1535)
Hamravat Suyu ve kemerlerini inceledi. Bunu Mimar Koca Sinan’a
Kastamonulu kalfası Kasım çelebi yapmıştı. 4 Kasım 1549’da 34 gün
kaldığı âmida’dan İstanbul’a hareket etti. 19. yy. başına kadar
kentteki pöhrenkli su donatısı çalıştı. Son yıllarda çok bozulmuş, su
kaybına ve yabancı maddelerin karışımına neden olmuştu. Bunun üzerine
1930 yılında bu su, demir borular içine alındı.

1515 yılında
Osmanlılara geçen âmida, yönetim düzenine göre hemen yeni bir sayıma
alındı. 1518’de ki bu ilk sayım defterlerine göre kent; Urfa Kapı,
Mardin Kapı ve Dağ Kapı Mahallelerinden oluşuyordu. 1515’te kent nüfusu
2/3 oranında azalmış ve yıkık durumdaydı. Hızlı bir bayındırlık çabası
başladı. Kentin 12.500 kişilik nüfusu aşağıdaki tabloya göre
dağılıyordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://bestportal.yetkin-forum.com
 
Diyarbakır Tarihi ve Resimleri
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Muş Tarihi ve Resimleri
» Van Tarihi ve Resimleri
» Tekirdağ Tarihi ve Resimleri
» İstanbul Tarihi Ve Resimleri
» Bolu Tarihi ve Resimleri

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Best Portal Paylasım Forum Sitesi :: Hizmetler :: Köyler ve Şehirler-
Buraya geçin: